Gümrük Tarihçesi

08.10.2025
82
REKLAM ALANI
Gümrük Tarihçesi

Dünya tarihi incelendiğinde kısıtlı kaynakların insan ihtiyaçlarını doğurduğu gibi insanları yeni arayışlara da yönlendirdiği görülmektedir. Kendi üretimini yaparak hayatlarını sürdüren insanlar zamanla değişen gereksinimlerini takas yöntemiyle karşılama yoluna gitmişlerdir.  Bu yöntem insanların farklı ticari eşyaları üretmesine ve dolayısıyla iş bölümünün yaygınlaşmasına sebep olmuştur. Nihayetinde gelişen üretim sisteminde takas yolu ile ticarette alım satım korelasyonunu sağlayamayan üretim hacmi insanları ortak bir değişim aracı olan; ekmek, fasulye, altın ve inci gibi malları kullanmaya sevk etmiştir. Ve sonrasında ise paranın keşfi…

Paranın kullanılmasıyla birlikte ticaret artık daha basit bir zemine oturmuş ve bunun sonucunda yaygınlaşmıştır. Fakat ticaretin günümüz koşullarında yapılması taşımacılık ve iletişim sektörünün gelişmesiyle de doğrudan ilişkilidir.

REKLAM ALANI

Yerleşik hayata geçen insanoğlu güvenliği için kendi sınırlarını çizmeye başlamıştır. Bu sınırların idaresi için ise “devlet” kaçınılmaz bir unsur haline gelmiştir. Kurulmasındaki temel amaç her ne kadar sınırların içindeki yapıyı düzenlemek olsa da Devlet; zamanla sınırlarının dış tehditlere karşı korunması ve ticaretin kontrolü gibi amaçları da üstlenmiştir.

Örneğin tarihte ilk verginin Eski Mısır’da Firavun’un görevlendirdiği katipler tarafından tarihte ticaretin önemli geçiş noktalarından biri olarak gösterilen Nil Nehri üzerinde yapılan denetlemeden alındığı rivayet edilmektedir. M.Ö. 3500-2200.

630’lu yıllarda ise Göktürkler ’in “tamga” adı ile gümrük vergisi aldığı bilinmektedir.

Gümrük kelimesi ise ilk defa Selçuklular tarafından kullanılmıştır.

Yukarda bahsi geçen tarihsel gelişim incelendiğinde gümrük kelimesinin her dönem farklı isimlerle anıldığı fakat aynı anlamda kullanıldığı görülmektedir. Dolayısıyla ticaretin doğuşu gümrük sisteminin doğuşuna da kaçınılmaz bir zemin hazırlamıştır.

Gümrüklerin günümüzdeki yapısına ulaşması ise Sanayi Devrimi’nde gerçekleşmiştir. Çünkü sanayi devrimine ayak uydurmak isteyen ülkelerin hammadde ve pazar arayışı bu devrime ayak uyduramayan ülkelerde olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Kendi hammaddesini işleyemeyen ülkeler sömürü ülke haline gelmiştir.  Bu sömürü düzeninde ekonomik buhranlar yaşayan ülkeler hem ekonomik darboğazdan kurtulmak için hem de kaçakçılık ve güvenlik gibi sorunları bertaraf edebilmek için günümüz gümrük teşkilatının yapısını oluşturan kanuni değişiklikleri gerçekleştirmişlerdir.

Yukarda bahsi geçen yapılanmanın sonucunda dünya genelinde gümrük adına ilk büyük kuruluş Gümrük İş birliği Konseyi olmuştur. (1952) Merkezi Brüksel’de olan bu kuruluş şu anda Dünya Gümrük Örgütü adı ile 150 ülkenin katılımıyla devam etmektedir. Ülkemiz ise 1953 yılında yürürlüğe giren anlaşma ile örgütün üyesi konumundadır.

Etiketler:

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.